dividermutfak

Kaz Dağlarında Bir Lezzet Öyküsü

17 Nisan 2013

resizer-1314-300x202“…Sokaklardan geçerken, köy çocuklarının ellerinde salçalı ekmekler. Nasıl imrendim… “Bir ısırık versene, çok açım.” Biz şehirlilere müsade etmiyor annelerimiz, illa aileyle birlikte oturulacak masaya; sokakta yemek ayıp.

O zamanlar daha likopenler, beta karotenler, antioksidanlar konuşulmuyor. Şimdilerde, Zeytinbağı behçesinde Erhan’ın kara kazanlarda, odun ateşinde yaptığı biber ve domates salçası karışımını, Zarife’nin yaptığı tam buğday ekmeğine sürüp üzerine hakiki sızma zeytinyağı ve biraz Kaz Dağı kekiği ekip ilk lokmayı ısırdığımda, annem, babam düşer aklıma; çocukluktan kalma bir suçluluk duygusuyla hızla yer bitiririm. Nedir bana bu kadar tatlı gelen; ekmek mi, salça mı, zeytinyağı mı, kekik mi yoksa çocukluğum mu? Bilemem… Aklımda hep Çetin Göçmen’in dizeleri; “Oyuncak sepetinde / Ya da karşı arsada / Şuralarda bir yerde / Çocukluğum olacak / Sen görmedin mi anne ? ” …

Tuncel Kurtiz

Kitabımız; “Kaz Dağları’ndan Bir Lezzet Öyküsü” kitabevlerinde.

Yorum yazın